YENGEÇ GÜNDÖNÜMÜ

Güneş yılının dönüşüyle ​​birlikte, yılın mevsimlerinin gelişini simgeleyen 4 önemli ana yönümüz var. Yılın bu çeyrekleri çağlar boyunca kutsal ritüellerle bizi hem birbirimize hem de Dünya’ya bağlayan kadim hasat ve toprak festivalleri kutlanmıştır.

20 Haziran Yaz Gündönümü yılın bu 4 büyülü köşesinden biridir. Kuzey Yarımküre’deki en uzun günlerden biri (ve Güney’deki en kısa günlerden biri), güç ve inisiyasyon günüdür. Kuzey yarımkürede günler sıcak ve biz doğanın bereketiyle hasat vermesini vermesini kutluyoruz.

Bu döngü Astrolojik yılın 2. Öncü burcu olan Güneş’in Yengeç burcuna girdiği zamandır. Ay’ın yönettiği Yengeç burcu aynı zamanda duygularla, empatiyle, şefkatle, duygusallığın yanı sıra aile, topluluk ve bize aidiyet duygusu getiren duygusal temellerimizle de ilişkilidir.

Dış dünyanın koşuşturmacası içinde, içimizdeki duygusal, ruhsal ve psikolojik dünyanın önemini gözden kaçırma eğilimindeyiz. Burası aynı zamanda hayal gücümüzün, hayallerimizin ve ideallerimizin de yeridir. Çoğu zaman bunları görmezden geliriz ve bunların dikkat dağıtıcı veya önemsiz olduğunu düşünürüz, iç sağlığımızın bunlara bağlı olduğunu fark etmeyiz.

Duygusal temelimiz, fırtınadaki bir çapa gibi bizi, ne olursa olsun, nerede olursak olalım sarsılmayacağına güvendiğimiz bir güvenli ve emniyetli yere bağlar. Yengecin ilişkisi öncelikle geçmişle, aileyle ve mirasımızladır. Aynı zamanda ister ortak bağlarımız, ister ait olma duygumuz, ister kimlik duygumuz olsun, derin duygusal köklerimize bağlanmakla ilgilidir… aynı zamanda başa çıkma yöntemlerimizle ve destek aradığımızda nereye ve kime gittiğimizle de ilgilidir.

O halde bir an durup düşünmek isteyebiliriz: Bu desteğe ve güvenliğe ihtiyaç duyduğumda nereye giderim? Orada olmak için kime ve neye güvenebilirim? Hayatımda ve topluluğumda daha fazla emniyet ve güvenliği teşvik etmek veya sürdürmek için ne gibi değişiklikler yapmam gerekiyor?

Güneş’in Yengeç burcuna girdiği zamanı gösteren Giriş haritası, bizi destekleyen ve kendimizi güvende hissettiren şeylere vurgu yaparak yılın gelecek çeyreğinin gidişatını belirler. Bu, emlak piyasası, tarım, toplulukların istikrarı ve hayatımızın temelleri gibi şeyleri içerebilir. Neptün’ün kare açıya çok yakın olmasıyla hem toplumdaki hem de kendi hayatımızdaki bu temeller sarsılıyor ve zayıflıyormuş gibi hissedilebilir.

Ne zaman gezegenler dünyanın ekseni olan öncü büyük kare üzerinde yer alsa, o gezegen, ki bu durumda Neptün, insanlığın işleri üzerinde çok daha güçlü bir etkiye sahiptir. Neptün, Koç burcuna ilk geçişini Mart 2025’in sonuna kadar yapmayacak. Bu arada hepimiz, hem küresel olarak hem de kendi hayatlarımızda geleceğe dair bir miktar belirsizlikle kuşatılmış durumdayız.

Neptün’ün Koç burcuna girişi büyük bir olay ve önümüzdeki birkaç yıl içinde bu giriş hakkında çok fazla konuşacağız. Ancak bu arada, sonuçta gerçekten önemli olan şeylerle bağlantı kurarak Neptün’ü en büyülü ve hayırsever haliyle onurlandırmak isteyebiliriz: iyi hizmet etmek ve iyi işler yaratmak, şefkatle liderlik etmek, ne kadar fantastik görünürse görünsün, daha iyi bir dünya hayal etmek.