Venüs Yengeç burcuna geçtiğinde kalpler yuvasını arar. 31 Temmuz – 25 Ağustos 2025 tarihleri arasında gerçekleşecek bu güçlü gökyüzü transiti, hem aşk hem aidiyet hem de Türkiye üzerindeki kolektif etkileriyle dikkat çekiyor. Sirius kavuşumu, ilişkilerde kadersel dönüşümleri tetikleyebilir.
Kalbin Nereye Ait Olduğunu Biliyor musun?
31 Temmuz 2025 itibarıyla Venüs, Yengeç burcuna geçiyor. Kalbimiz, usul usul geçmişe dönüyor.
Sevgiye dair ne varsa, çocukluk anılarımızdan aile sofralarına, gözyaşlarını silebilen o biricik dokunuştan, anne şefkatine uzanan her şey bu dönemin merkezinde.
Venüs Yengeç’te olduğunda, aşk sadece romantik değildir; ait olma ihtiyacıdır, köklere dönüştür, güvende hissetmektir.
Ama bu öyle yumuşacık bir geçiş değil. Venüs daha ilk adımda sınanıyor. Hayal ile gerçek arasında sıkışan aşklar, sorumluluklarla boğulan kalpler, kırık dökük bağlar…
İlişkilerde içsel bir hesaplaşma başlıyor:
“Ben bu sevgide gerçekten var mıyım?”
“Yoksa sadece alıştığım için mi içindeyim?”
Venüs – Satürn & Neptün Karesi (1 Ağustos):
İlk günlerde gökyüzü bizi uyarıyor. Sevgiyle inşa edilmeyen ne varsa çatırdamaya başlıyor.
Bazıları sorumluluktan kaçıyor.
Bazıları beklentilerin ağırlığında eziliyor.
Bazıları ise gözündeki sis perdesi kalkınca, sevdiği insanı ilk kez “gerçek haliyle” görüyor.
Bu dönem, yalnızca aşkı değil, değer verdiğimiz her şeyi yeniden sorgulatıyor.
Sirius Kavuşumu ve İlahi Aşk (12 Ağustos):
Gökyüzünün belki de en parlak kavuşumu gerçekleşiyor. Venüs ve Jüpiter, Sirius sabit yıldızı üzerinde buluşuyor.
Sirius, ezelden beri ilahi sevgi, yüksek bilgelik ve ruhsal şifa ile ilişkilidir. Bu kavuşum:
– Kalbimizin hak ettiği sevgiyi çağırır.
– Hakiki, karşılıklı ve koşulsuz bağların önünü açar.
– Kadim bağların yeniden hatırlanmasına vesile olur.
Bu tarihte yapılan her niyet, kalpten geliyorsa, göklerde yankı bulur. Aşk varsa, şifa da vardır.
Türkiye İçin Ne Anlama Geliyor?
Bu gökyüzü yalnızca bireyleri değil, milletin kalbini de etkiliyor.
Venüs – Jüpiter kavuşumu Türkiye’nin doğum haritasında halkı temsil eden noktada, tam da Plüto’nun üzerinde gerçekleşecek. Bu;
– Toplumsal dönüşüm,
– Kadın figürlerinin yükselişi,
– Aile değerleri etrafında yükselen duygusal dalgalar anlamına geliyor.
Bu günlerde Türkiye’de:
Halkın kalbini kazanan bir kadın figür öne çıkabilir. Sanat ve kültür alanında duygusal etkisi yüksek olaylar yaşanabilir. Kolektif hafızadaki bastırılmış temalar harekete geçebilir.
Ayrıca Venüs’ün gökyüzündeki açıları, Türkiye’nin kadersel noktalarını tetikliyor. Bu süreç;
– Aidiyet, şefkat, yuva ve halkın korunma ihtiyacının vurgulandığı,
– Kadınlarla ilgili konuların daha çok konuşulduğu,
– Sevgi, onarım ve yeniden yapılandırma enerjisinin ön planda olduğu bir dönem olabilir.
Bir millet olarak sevgiye, güvene, korunmaya ihtiyacımız var. Bu gökyüzü de bunu hatırlatıyor.
Venüs – Chiron Karesi (22 Ağustos):
Bu dönemin belki de en can acıtan teması.
Kırıldığımız yerlerden sevildikçe, acı da yükseliyor.
Eski defterler açılabilir.
Ama bu defa onları kapatma şansımız da var.
Çünkü artık sevgiyi “hak etme” derdinden çok, “hakikaten hissetme” arzusundayız.
Son Durak: Venüs Aslan’a Geçiyor (25 Ağustos):
Venüs, Yengeç’te kalbin yarasını fark etti.
Şimdi Aslan’a geçerken o kalbi onurlandırmayı, sahneye koymayı istiyor.
Ama artık o kalp daha gerçek, daha cesur, daha açık.
Çünkü artık neyi sevdiğimizi, neye ihtiyacımız olduğunu daha net biliyoruz.
Bu Dönem Kalbin Ne Söylediğine Kulak Ver…
Bu süreçte ilişkilerde:
Gözyaşı kadar kahkaha da olabilir. Vedalar kadar kavuşmalar da. Suskunluk kadar içtenlik de.
Ama her şeyin özü şu:
Kalbinin sesine sadık mısın?
Çünkü bu transit, seni kimseye değil, kendine sadakatle sevmeye çağırıyor.
Yuvayı dışarıda değil, içinde kurmaya…
Aidiyeti bir başkasında değil, kendinde bulmaya…
KEDİLİ ASTROLOG 
Yorum bırakın